Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | yemek kaşığı | tablespoon n. | ||
Tom adds a tablespoon of ground flaxseeds to his oatmeal every morning. Tom her sabah yulaf ezmesine bir yemek kaşığı keten tohumu ekler. More Sentences |
||||
General | yemek kaşığı | table spoon n. | ||
Medical | ||||
Medical | yemek kaşığı | tablespoon n. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
Abbreviation | ||
Abbreviation | yemek kaşığı ölçüsü | tblsp. n. |
Abbreviation | yemek kaşığı ölçüsü | tbs. n. |
Abbreviation | yemek kaşığı ölçüsü | tbsp. n. |